2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü
07 Mayıs 2018


OTİZM.jpg



OTİZM NEDİR?

Otizm, etkileri hayat boyu sürebilen nörogelişimsel bir bozukluktur. Belirtileri hayatın ilk 2 yılı içinde ortaya çıkarken belirti şiddeti yıllar içinde değişkenlik gösterir.

Belirtiler temel olarak 3 alanda ortaya çıkar.

1-
Otizmli çocuklarda dil-konuşma alanında belirgin güçlükler vardır: Konuşamazlar, konuşmada gecikme yaşarlar ya da dili sosyal iletişim kurma amacı ile kullanmazlar.

2-
Otizmli çocukların sosyal iletişim zorlukları vardır: Karşılıklı iletişime az geçerler ya da geçmezler, göz teması kurmazlar, isimlerine tepki vermezler, ilgi ve beğenilerini paylaşmazlar, yaşıtları ile kaynaşmazlar.

3-Otizmli çocuklar tekrarlayıcı, basmakalıp davranışlar sergilerler: Duyduklarını aynen tekrar edeler, sevinç ya da heyecana eşlik eden el çırpma, sallanma, etrafında dönme gibi hareketler yaparlar, dönen nesnelere aşırı ilgi gösterirler vs.

Belirtilerin dağılımı ve şiddeti her otizmli bireyde farklılık gösterir. Bu sebeple, otizmli bireylerin bir kısmı yetişkinlikte bağımsız olarak hayatlarına devam edebilirken, önemli bir kısmı çevresi ile yeterli düzeyde iletişim kuramamakta ve bağımlı bir biçimde hayatlarını sürdürmektedirler.

Bununla beraber otizmli bireylerin düşünce ve davranış örüntülerindeki farklılığın insanlığın gidişatına olumlu katkı yaptığını bilmek şaşırtıcı olabilir. Nitekim, Dünya tarihini değiştiren büyük dehaların önemli bir kısmı otizm belirtileri taşımaktadır. 

NEDENLERİ

Otizmin nedenine ilişkin yapılan çalışmalarda, genetik nedenlerin önemli rol oynadığı gösterilmekle beraber kesin etken tam olarak saptanamamıştır. Yaygın olarak düşünülenin aksine anne babanın yetiştirme tarzının, aşıların, ağır metallerin ve bazı besin maddelerinin otizmin ortaya çıkışında etkili olduğuna dair bilimsel kanıt yoktur.

TEDAVİ YÖNTEMLERİ

Otizmin tam olarak ortadan kaldırılmasını sağlayacak herhangi bir tedavi yöntemi yoktur. Bilinen en etkin yol, sekteye uğramış iletişimsel ve ilişkisel becerilerin bireysel eğitim yoluyla rehabilite edilmesidir. Otizm eğitmenleri, konuşma terapistleri ve ailenin oluşturduğu iş birliği neticesinde erken dönemde başlanan yoğunlaştırılmış bireysel eğitim hastalığın uzun vadede olumlu gidişatını belirleyen en önemli unsurdur. Bireysel eğitime ek olarak otizme sıklıkla eşlik eden davranış, dikkat, uyku ve iştah sorunlarına yönelik ilaç tedavileri kullanılabilmektedir.

Aileler tarafından sıklıkla denenen diyet, metalden arındırma, yunuslarla terapi, at binme terapisi, sanat terapisi gibi uygulamaların otizm tedavisinde etkin olduğuna dair herhangi bir kanıt yoktur. Bu tip uygulamaların bir kısmı bedensel açıdan olumsuz etkiler bırakmakta, bir kısmı da ailelerin maddi ve manevi kaynaklarını tüketerek tedaviyi sekteye uğratmaktadır. Bu tip uygulamalar ile ilgili merak ettiklerini aileler muhakkak Çocuk Psikiyatrisi uzmanlarına danışmalıdır.

ERKEN TEŞHİS

Son araştırmalarda ülkemizde otizm görülme sıklığı 68’de 1’e kadar yükselmiştir. Tek ve etkin tedavinin erken dönemli eğitim desteği olduğu düşünüldüğünde erken teşhisin binlerce çocuk ve onların aileleri için ne kadar kıymetli olduğu anlaşılacaktır. Otizmi düşündüren en ufak bir şüphe oluştuğunda aileler mutlaka bir Çocuk Ruh Sağlığı uzmanına danışmalı ve ayrıntılı işitsel, nörolojik, genetik incelemelerden geçmelidirler. “Zamanla düzelir.”, “Babası da geç konuşmuştu.”, “Biraz daha bekleyelim.” diyerek çocuğunuzun geleceğinden çalıyor olabilirsiniz.

OTİZMİ DÜŞÜNDÜREN BELİRTİLER

Çocuğunuz

-Sizinle göz göze gelmiyorsa,

-Sevdiği reklam çıkınca diğer odadan koşup gelirken yanı başınızda sizi duymuyor gibi davranıyorsa,

-İsmini söylemenize rağmen dönüp bakmıyorsa, (10 aylıkken yapabilmeli)

-Eğlendirmenize rağmen eğlenmiyorsa,

-İşaret parmağı ile istediği bir nesneyi göstermiyorsa, (12. ayda yapabilmeli)

-İşaret ettiğiniz yere bakmıyorsa,

-Toplu oyunlara katılmayıp, kendi başına kalmayı yeğliyorsa,

-Ce-e, fış fış kayıkçı gibi oyunları oynamıyor, bay bay yapmıyorsa,

-Araba sürüyormuş-telefonla konuşuyormuş gibi taklit becerileri gelişmemişse,

-16 aylık olmasına rağmen kelime çıkarmıyorsa, (Bazı otizmli çocuklar 12 aylıktan itibaren kelime çıkarırlar; fakat sonrasında kullanmayı bırakırlar.)

-Konuşamamasına rağmen beden hareketleri ile size bir şeyleri ifade etmeye çalışmıyorsa,

-Saatlerce sıkılmadan dönen şeylerin izliyorlarsa,

-Ellerini çırpma, sallanma, etrafında dönme gibi tekrarlayıcı hareketler yapıyorsa,

Değerlendirme yapılabilmesi için mutlaka zaman kaybetmeden uzman desteği alınız.

HEPİMİZE DÜŞEN…

Otizm ve diğer engelli bireylere dönük etiketleyici ve dışlayıcı tutumlarla mücadele etmeliyiz.

Otizm bireylerin ve ailelerinin toplumsal alanda daha fazla görünür hale gelmesine ön ayak olmalıyız.

Otizm dostu sınıflar oluşturmalıyız. Çocuklarımıza otizmli arkadaşlarını kaçılması, uzak durulması gereken bireyler olarak tanıtmamalıyız. Farklılıkları zenginlik olarak benimseyen çocuklar ileride farklılıkları benimseyebilen bir toplumun anahtarıdır. Otizm bulaşıcı değildir; fakat ön yargılar maalesef bulaşıcıdır.

Uzm.Dr. Mahmut Zabit KARA
Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı